|
|
|
|
– Mavi Marmara gemisinde yolculuk yapmak ne anlama geliyor?
Dünyevileşmenin, konfor hastalığının ve bireyselleşmenin alabildiğine yaygınlaşmış olduğu günümüz dünyasında, bu gemide bulunan insanlar yeniden yardımlaşmayı, fedâkârlığı, sevgiyi dünyaya öğrettiler. Tarihin her döneminde ve dünyanın her yerinde zûlüm ve haksızlık olarak tanımlanabilecek her türlü zorbalığa karşı, buradaki insanlar adaleti ve dayanışmayı tercih ettiler. Bu vasıflar temel insanî vasıflardır. Müslüman olmayan katılımcılar, kendi insanları üzerinde egemenlik kurmuş idarecilerinin politik aldatmacalarına ve hayatı kuşatan tüm oyalayıcı etkenlere karşı bir onurlu duruş sergilemişlerdir. Bunlar kendi refah ve seküler toplumları içinde böyle erdemli insanların da var olduğunu ortaya koymuşlardır. Biz Müslümanlar açısından ise bu adımın ibadet olduğu aşikardır. Müslümanların hayattaki her ameli, ibadettir. Allâh rızası için yapılan her eylem, ibadettir. Böyle bir organizasyona katılmayı ibadet olarak gördüğüm için orada bulundum. Ve bir eylemi net bir ibadet olarak görürseniz, ondan doğan sonuçlara boyutu ne olursa olsun dayanabiliyorsunuz.
Yazının Tamamını Oku »
|
Mescid-i Aksa Uğruna Fedakarlık, Onurdur için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Haber, Nisan-26-2010
|
|
Hz. Muhammed(sav)’i anma ve anlama içerikli etkinliklerin sıkça yapıldığı şu günlerde Vuslat Dergisi Peygamberimiz’in(sav) mücadele sünnetinin konuşulduğu bir konferans tertip etti.
Yazının Tamamını Oku »
|
Tevhid Mücadelesi Ve Nebevi Yöntem Konferansı : için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Düşünce, Mart-3-2010
|
|
Toplumun kitaplara olan ilgisi oldukça düşük seviyede… Okuyan, araştıran değil, seyreden -izleyen- ve değerlendirmelerini bu şablonlara göre gerçekleştiren insanlarla beraber yaşıyoruz. Bu hal, zihinsel tembelliğe sebebiyet vererek taklitçiliği ve önyargılarla hareket etmeyi peşinden getiriyor. Kişinin kendisi bir konuyu araştırma zahmetine girmediğinden, babadan, arkadaştan, mensup olduğu teşkilat büyüğünden aldığı temel bazı duyumları sarsmayacak, onları pekiştirecek konuşmalara, değerlendirmelere alıcılarını açıyor. Sadece bu yöndeki gelişmeleri takip ederek adeta zihin konforunu sarsmamayı tercih ediyor. Sorgulamanın bir bedeli olabileceğini hissedercesine mevcuda demir atıyor. Bugüne kadar savunduklarının aksine bir düşünüşe geçtiğinde ve hakikaten de kendine dürüst bir yapıya sahipse, okuma ve araştırmalarının sonucunu yerine getirmesi gerektiği ürpertisi ile kabuğuna çekilmeyi yeğliyor. Hayat tarzının değişeceği, babasıyla, eşiyle, patronuyla, arkadaşlarıyla ve aidiyet hissettiği camianın sorumlularıyla çatışacağı, huzurunu kaybedebileceği, yerinden olabileceği endişelerini aklından geçiriyor. Ve alıcılarının ayarıyla oynamamaya karar veriyor.
Yazının Tamamını Oku »
|
Okumaya Kapalı Olanlar, Zihin Konforunu Sarsmak İstemeyenlerdir için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Düşünce, Ekim-9-2009
|
|
Dergi yazılı bir kültürdür. Topluma söyleyecek sözü olanların yazdıklarını kitlelere ulaştırır. Bir gazete, bir kitap gibi değildir. Gazete daha çabuk, hızlı tüketilir; zemini, ani geçişlere, kaymalara müsaittir. Kitapta ise bir seviye, ağırlık vardır. Dergiler bir düşüncenin, bir hareketin yazılı manifestosudur adeta… Topluma ne denileceği, nasıl söyleneceği kolektif bir akılla tespit edilir ve bu yayınlanır. Bu yönüyle dergiler daha sıcak ve daha hareketin merkezindedir. Bir döneme ait toplumsal hareketleri, düşünce ekollerini tanımak istediğinizde, o dönemin dergilerine bakmanız sizde ciddi bir kanaat oluşturur. Adeta hareketle beraber büyür, gelişir dergiler… Cemil Meriç, “… Kitap fazla ciddi, gazete fazla sorumsuz. Dergi, hür tefekkürün kalesi. Belki serseri ama taze ve sıcak bir tefekkür. Kitap, çok defa tek insanın eseri, tek düşüncenin yankısı; dergi bir zekâlar topluluğunun. Bir neslin vasiyetnamesidir dergi; vasiyetnamesi, daha doğrusu mesajı. Kapanan her dergi, kaybedilen bir savaş, hezimet veya intihar…” sözüyle bu gerçeği ifade eder.
Yazının Tamamını Oku »
|
Dergilerin Etkisi Hareketin Gücüyle Orantılıdır için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Düşünce, Eylül-26-2009
|
|
Rabbimiz Allah(cc)’ın insanlara gönderdiği ilahi kitapların indiriliş muradını özümseyerek, insanlığı her alanda kuşatan cahiliye pisliğine karşı, Tevhidi bilinci yaymayı varlığının temeli olarak gören dergimizin tüm sayıları bu hassasiyet içerisinde hazırlanmaktadır.
Yazının Tamamını Oku »
|
İslami Bir Derginin 100. Sayısı Ne Anlam İfade Ediyor? için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
|
|
Fevziye Cabir 52 yaşında… Kudüs’te İsrail askerleri tarafından evleri yıkılan 8 bin Filistinli aileden sadece biri. Cabir, tek kişilik direnişine kurduğu çadırda devam ediyor. Filistinliler tarafından Kudüs’ün kadın muhafızı olarak görülen Fevziye Cabir (Ümmü Kamil) yaşadıklarını İHH İnsani Yardım Vakfı genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında anlattı.
Yazının Tamamını Oku »
|
Kudüs’ün Kadın Muhafızı Ümmü Kamil : “Benim akidem toprağımı satmayı asla kabul etmez” için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Haber, Haziran-21-2009
|
|
Amerikan Saldırganlığı Ve Müslümanların Sorumluluğu Konulu Program Düzenlendi
Vuslat Dergisi, “Svat halkının dramı, Amerikan Saldırganlığı Ve Müslümanların Sorumluluğu” konulu bir program düzenledi. İHH Pakistan birim sorumlusu Recep TUNCER, Araştırmacı-Yazar Murat ÖZER ve Yazar Hamza ER’in konuşmacı olarak katıldığı programda, Svat bölgesine yönelik kamuoyunun duyarsızlığı, Taliban ismine yönelik olumsuz ithamlar ve bölgede ortaya konan projenin gerçek sebepleri konuşuldu.
Yazının Tamamını Oku »
|
-SVAT HALKININ DRAMI- Amerikan Saldırganlığı Ve Müslümanların Sorumluluğu için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Konuşma, Haziran-21-2009
|
|
İşgalci, emperyalist zihniyet, işgal ettikleri topraklardaki varlığını devem ettirebilmek için daima toplumu ikna edecek bahaneler geliştirme ihtiyacı hissetmiştir, hissetmektedir. Gerek kendi gerekse dünya kamuoyunu, neden savaştığı, öldürdüğü konusunda ikna etmeye çalışır. İkna edici delillerin ortaya çıkabilmesi için ortam hazırlar veya sahte kurgularla toplumu maniple etme yoluna gider. Kontrolü altında bulunan sihirli bir güç olan medyayı bu yönde etkili bir şekilde kullanır. O cam ekranın mutlak doğruculuğu üzerine bir seyir gerçekleştiren zihinler evlatlarının, kendi ülkesinin sebep olduğu tahribatı değerlendiremez hale gelir. Sadece o görüntüler zihnine kazınmış ve o istikamete odaklandırılmıştır çünkü… Bu adeta bir hipnoz, uyuşturulma-uyutulma halidir.
Yazının Tamamını Oku »
|
Svat’ta Amerikan Saldırganlığı için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
|
|
Pakistan’ın Svat bölgesi Başkent İslamabad’a 120 km uzaklıkta Pakistan’ın en önemli turistik yerlerindedir. Kabilelerin hâkim olduğu Svat vadisi, özerk yapısı itibariyle bugüne dek daima şer’i kanunların uygulandığı bir yer olmuştur.
Yazının Tamamını Oku »
|
Cemaat-i İslami Keşmir Sorumlusu Abdul Rasheed TURABİ : Svat’ta Yaşananlar ABD’nin Bir Fitnesidir için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|
Gönderen: admin, Düşünce, Mayıs-29-2009
|
|
İslami kimliğimiz gereği, karşılaştığımız problemlere yönelik rengimizi belli etmeli, şahsiyetimizi, ilkeli tavrımızı ortaya koyabilmeliyiz. Şahitlik bunu gerektirir. Açık bir şekilde Allah’ın senden istediğini beklediğini yerine getirmek ve mü’minliğin ne anlama geldiğini ispat etmek…
Yazının Tamamını Oku »
|
Karar Ver : Şahitlik mi? Nifak mı? için yorumlar kapalı
|
Tamamını Oku
|
|
|
|
|